Sicil
Lütfü Karakaş – KGK Genel Sekreteri
Türk Dil Kurumu “Sicil” için, ‘Resmi belgelerin kaydedildiği kütük’ diye yazıyor.
Devam ediyor…
“Görevlilerin her türlü durumlarının işlendiği dosya.”
Bu tanımlar resmi belgeler açısından.
Bir de,
İnsanların toplum içindeki,
Arkadaşlarınla,
Mesleki konularda oluşturduğu
Sicili var.
O gün nerede durdun?
Rotan hangi yöndeydi?
Duruşun?
Kararın?
Ruhani olarak bakınca,
Amel defterin?
Tarih mesleki siciline bakacak,
Sonuçta genel bir yargı ortaya çıkacak.
Bekledim,
Acım hafifler sandım.
Ama nafile,
10 ay olmuş,
Veli Altınkaya aramızdan ayrılalı.
Biliyor musunuz?
O günden beri kaç defa elime telefonu alıp kendimi ararken bulduğu mu?
Her hafta, 10 defa arayıp arandığınız birinin insanın hayatından çıkması nasıl bir boşluk.
Sadece mesleki konularla sınırlı değil ki,
Yoldaşlığımız,
Bazen uzun telefon konuşmalarında, karşılıklı geyik yaparken, ‘Dur gardaşım, Dilber Hanım fark etmesin, torunun çikolatalarından aşırayım gizlice’ diye itirafları,
Normalde zor insanım,
Zordur geçinmek benimle.
Birbirimize yüksek sesle konuştuğumuzu hatırlamıyorum.
Toplantılar da itirazlarım yükselince hemen söze girer, ‘Gömünistlik yapma’ diyerek tartışmayı noktalar.
Biliyor musunuz,
En çok hangi konularda fikir ayrılığına düşerdik?
Küresel Gazeteciler Konseyi Statüsünü kaleme aldığım günler.
Statünün maddelerine son haline verirken, tutar bazen Arapça kelimeler serpiştirir cümlenin içine,
Ben, ‘Hacı, ben bile anlamıyorum kelimeyi’ diye itiraz ederdim.
Ara sıra o beni, bezen ben onu ikna ederdim.
En son kızı Büşra’yı evlendirmişti.
Ardından veliaht küçük Veli doğunca keyfine diyecek yoktu.
Hafta sonu torunu Veli ile geçirdiği zamanlar yeni yaşam sevinci olmuştu.
“Şimdi sırada gezilerimiz var,
Türkiye’yi gezelim,
Balkanları turlayalım” diyordu.
Uzlaşmanın adıydı.
Kayseri de, meslektaşlarının arasında,
Her görüşmede ‘Aman gardaşım dikkat et virüse’ uyarısı yapardı.
Ne yazık ki, Covid illetinin ciğerlerine sızacağını nereden bileyim,
O virüs sadece onun ciğerlerini mi yıktı?
Benim de, canımı yaktı geçti.
Şahitlik ederim.
Veli Altınkaya’nın,
Mesleki, vicdani sicili pırıl pırıl.
Öyle ayrıldı aramızdan,
Kayseri basınının, siyasetin, sosyal hayatın, sivil toplumun,
Mihenk taşı olarak…